Ekonomi Pençeresinden Yurtseverlik

Yurttaşın Sesi

Geçen yazımızda yurtseverlik konusu üzerinde durduk. Konuyu genel çizgileriyle özetledik. Yazımızı, Yunan yurttaşları olarak gerçekten yurtserver miyiz? sorusuyla  bitirdik.
 
Konumuza geçmeden önce, ekonomi nedir sorusunu yanıtlayalım. Milyonlarca yurttaşa karmaşık bir konu gibi görünen ekonomi, en sade bir ifadeyle, üretmektir diye tanımlanabilir.
Üreten kimdir?
 
Üreten insandır.
Yeryüzünde üretime katılan milyarlarca insandan her biri belli bir devletin yurttaşıdır. Biz Yunan devletinin yurttaşlarıyız. Dolayısıyla, yurtseverliği Yunan ekonomisi pençeresinden ele alacağız.
Yunan ekonomisinin tarihsel gelişimini arabaşlıklar halinde şöyle özetleyebiliriz:

  1. Yunanistan Osmanlı Devleti’nden bağımsızlığını Batı Avrupa’da ve Amerika Birleşik Devletleri’nde sanayi devriminin meydana geldiği koşullarda kazandığında (1821-29) bir tarım ülkesiydi.
  2. Toprak üzerindeki mülkiyet bir tür feodal yapıya dayanıyordu.
  3. Ülkede sanayi üretimi için gerekli sermaye, bilgi ve işgücü mevcut değildi.
  4. Yunanistan kalkınma politikası olarak Avrupa’da uygulanan devletçi karma-ekonomiyi benimsedi. Devlet’in yönetimine gelen bütün siyasi partiler bu ekonomi politikasını takip etti. Yunan ekonomisi bağımsızlığını kazandığı tarihten itibaren Batı Avrupa’nın kapitalist-emperyalist ekonomilerine eklemlendi.
  5. Açıklanabilir nedenler yüzünden Yunanistan’da bir milli burjuvazi gelişemedi.

Sıralanan bu tarihsel nedenler yüzünden devletçi karma-ekonomiyi oluşturan devlet ve özel sektör arasındaki ilişkiler ve denge sağlıklı bir yapıda yürütülemedi.
 
Neden?
 
Devletin malı deniz, yemeyen domuz derler Türkçede. Doğrusu, bütün siyasi iktidarlar devlet sektörünü bireysel ve sınıfsal çıkarları için adeta kemirdi. Nihayet bugüne gelindi. Milletçe ekonomik bunalımın çıkmaz sokağındayız.
Çıkış nedir?
Çıkış, kapitalist ve sosyalist ekonomilerin sentezi olan halkçı karma-ekonomi modelidir.
Halkçı karma-ekonomi nedir?
Halkçı karma-ekonomi özel ve kamu sektöründen oluşur, özel ve kamusal girişimciliğe dayanır Buna göre; özel sektörde üretim araçları üzerinde bireysel mülkiyet, kamu sektöründe üretim araçları üzerinde çalışanların kamusal mülkiyet hakkı vardır. Dikkat edilirse, devlet sektörü ekonomi yaşamından çıkartılmıştır. Böylece, devlet sektörünün bireysel ve sınıfsal çıkarlar için sömürülmesinin yolu kapatılmıştır. Çünkü hem özel hem de kamu sektöründeki insanlar üretime odaklanır.
Üretime odaklı yurttaşlar, işte gerçek yurtsever insanlar onlardır. 
Yunan yurttaşları olarak gerçekten üretime odaklı insanlar mıyız?

google-news Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.