Başına buyruk Sağ mı yoksa güçlü SYRİZA mı?

25 Haziran’da sandıkların açılmasına sayılı saatler kaldı. Zor fakat bir o kadar da heyecanlı bir periyodun sonuna geliyoruz. Bu son haftalar, hem kişisel olarak benim için, hem de bir bütün olarak SYRİZA-PS için, değerli bir deneyim oldu. Vatandaşlarla konuşma, endişelerini ve eleştirilerini dinleme fırsatı buldum, bulduk. Asla parmağımın arkasına saklanmadım. 21 Mayıs seçimlerinde Yunan toplumu bizden, SYRİZA’dan, daha fazlasını beklediğini beyan etti. Ve bu mesajı aldık. İlk günden itibaren önümüzdeki seçimlere ilişkin tartışmayı, ülkemizi ilgilendiren büyük sorular ve stratejik yanıtlara çevirmeye çalıştık. Bizi çevreleyen krizlerin ve zorlukların dikte ettiği sorular, ülkemizin kökten değişme olasılıklarıyla ilgili sorular, Yunan kadın ve erkeklerinin daha iyi yaşama arzusundan doğan sorular.

Bugün, ülkenin geleceği için birbiriyle yarışan iki plan var. Yeni Demokrasi partisi, ülkenin olumlu yönde ilerlediğini düşünüyor ve önümüzdeki yıllarda “ucuz kalkınma” modelini sürdüreceğini vaat ediyor. Bu durum, çalışma değerinin düşürülmesi, kısıtlayıcı kuralların kaldırılması, ülkemizin uçarı yatırımların yapıldığı bir yere dönüşmesi ve turizm gibi sektörlere tek yönlü yönelilmesi ile özetlenmektedir. Bu modelde kazananlar ve kaybedenler var. Ancak, bu boyutu bir kenara bıraksak bile, denenmiş ve başarısız olmuş bir model: bizi birkaç yıl önce mali krize ve iflasın eşiğine getiren politikanın devamıdır. Ve sadece bu değil. Sn. Miçotakis ve günümüzün Yeni Demokrasi versiyonunda, her demokratik vatandaşta endişe uyandıran bir güç kullanma yöntemiyle birleştirilmiştir. 2019-2023 dönemini unutamayız. Telefon dinleme skandalını, acımasız doğrudan atamaları, Miçotakis rejiminin herhangi bir kontrol ve hesap verebilirlik kavramına karşı hoşgörüsüzlüğünü unutamayız.

SYRİZA-PS’nin önerisi “adil toplum” sloganıyla özetleniyor. Açık olanı biliyoruz: oraya gitmek için bir düğmeye basmak yeterli değil. Ancak bu, Yunan ekonomisinin potansiyelini ve Yunan toplumunun adalet, eşitlik ve refah koşullarına yönelik arzusunu karşılayan bir hedeftir. Ucuz kalkınma bizim için yeterli değil ve hayat kalitesinin her gün düşmesini hak etmiyoruz. Ülke için istediğimiz, kurallara saygı gösterecek ve ülkenin kolektif zenginliğine katkıda bulunacak yatırımlarla Yunan kırsalını ve ikincil sektörü yeniden canlandıracak bir kalkınma atılımıdır. Amacımız, devletin güçlü çıkarların kan bağışçısı işlevi görmesi değil, ekonomiye müdahale etmesi, kamu altyapısını koruması, düzenlemesi, yatırım yapması ve siper olmasıdır. SYRİZA hükümeti yıllarında olduğu gibi, ancak bu şekilde, aynı zamanda refah devleti desteğinin temel direklerine ve ülkemizin en değerli sermayesi olan insan kaynaklarına yatırıma dönüşecek olan mali başarılar elde edeceğiz.

Bunlar, Yunanistan’ın stratejik rotası için birbiriyle yarışan iki plan. 25 Haziran’da, Yunan toplumunun önümüzdeki yıllardaki gidişatı ve yönü değerlendirilecek. 21 Mayıs’ta yaşananlardan yola çıkarak, birçok kişinin sandığa gitmeyi düşündüğünü biliyorum. Onları tekrar düşünmeye davet etmek istiyorum. Sadece sandıkların boş olduğu için değil, aynı zamanda ideolojik kökenleri ve parti tercihleri ​​ne olursa olsun sn. Miçotakis’in planının Yunan halkının onayını aldığını düşünmesi halinde ertesi günü hepimiz hayal edebileceğimiz için.  Dürüst olalım. Sn. Miçotakis ve hükümeti, telefon dinleme skandalının ortaya çıktığı eşi görülmemiş uygulamalardan Tempi’deki trajedinin ardından yapılan konuşmaya kadar pek çok kez ve art arda halkımızın duyarlılığını ve haysiyetini aşağılayarak kibirli bir tavır sergiledi. Bu değişmeyecek. Yunan halkından güvenoyu alırsa, sınıf kibri ve iktidar kibri siyasetin kanunu olacaktır. Ve hükümeti bencil çıkarlar, perde arkası istişareler ve başarısız ve anti-sosyal bir kalkınma modelinin yegane değilse de ana kriter olarak yeniden üretilmesiyle yasa çıkaracak.

Biz, ilk andan itibaren, hem seçim sonucunu hem de yeni Sağ’ın her şeye gücü yeten bir hükümet olasılığını alt üst etmek için mücadele edeceğimizi söyledik. Ve SYRİZA-PS’nin bittiğini göstermek için belirli merkezlerin sistematik çabalarını görüyoruz. Çünkü Yeni Demokrasi planıyla çatışabilecek tek güç olduğumuzu biliyorlar. Bu zeminde, gayrişahsi ve anti-politik nitelik taşıyan parti parlamalarını güçlendirirken, aynı zamanda eski iki partililiğin yeniden kurulmasını ve SYRİZA-PS’nin marjinalleştirilmesini istiyorlar. Bu sefer de düşecekler. SYRİZA-PS ellerinde değil. Hatalarına ve zayıflıklarına rağmen toplumumuzun tamamı için mücadele eden ve etmeye devam edecek olan toplumsal ve siyasi bir güçtür. SYRİZA-PS’ye verilen oy bir protesto oyu değildir. Güçlü, müdahaleci ve yenilenmiş ilerici bir partiye güvenoyudur. Yunan toplumu için bir destek oyudur. Herkes için refahın olduğu adil bir toplum hedefi için olumlu bir oydur.

Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.