Su kaynakları yönetimindeki değişiklikler neler getiriyor
Hükümetin, ülke genelinde Su ve Kanalizasyon İdareleri’nin (DEYA) Eyalet düzeyinde tek bir çatı altında birleştirilmesine yönelik planlaması, uzun süredir kamuoyu ve özellikle belediye yönetimlerini meşgul eden konular arasında yer alıyor.
Gelişmeleri değerlendirmek üzere geçtiğimiz günlerde Yunanistan Merkez Belediyeler Birliği (KEDE) ofislerinde bir araya gelen Su ve Kanalizasyon İdaresi Birliği (EDEYA) üyeleri, akıllara kazınan bir takım sorulara açıklık getirmeye çalıştı. EDEYA üyelerinden Gümülcine Belediyesi Teknik İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Dimitris Karastavrou de toplantıya katılırken, Yunan Hidrokarbon ve Enerji Kaynakları Yönetim Şirketi (EDYEP) Başkanı ve Resmo Belediye Başkanı sn. Marinakis’in de buluşmada yer alması dikkat çekti.
19 Ocak Cuma günü “Radio Paratiritis 94 fm”e konuşan Dimitris Karastavrou, EDEYA üyeleri olarak ülkenin su kaynaklarının yönetiminden sorumlu kurum olan RAE’nin hükümetin yeni planlamalarına karşı tavır alması gerektiğini savunarak, böyle bir toplantının gerçekleşmesine önayak olduklarını kaydetti.
Siyasi kontrol amacıyla DEYA’lar üzerinde idari baskı hedefleniyor
RAE yetkilileri ile yapılan toplantıdan ortaya çıkan sonuçlara değinen sn. Karastavrou, “Onlar da yeni düzenlemelere karşı çıkarak, ölçek ekonomilerinin herhangi bir şeye yaramayacağına ve durumu düzeltmeyeceğine inanıyor” diyerek, hükümet tarafından sağlanması planlanan kaynakların şu anda mali ve idari açıdan zor durumda olan Su ve Kanalizasyon İdareleri’ne tahsis edilmesi gerektiğine işare edip, ülke genelinde DEYA’larda 500 kadar bilim insanı açığı olduğunu belirtti.
“Yunanistan’ın her yerinde görülen idari baskı, DEYA’lar için olumsuz bir imaj yaratılması, içinde bulundukları mevcut duruma sürüklenmeleri ve böylece siyasi olarak konrol altına alınmaları amacıyla tasarlanmıştır” vurgusunu yapan Gümülcine Belediye Başkan Yardımcısı Karastavrou, anlaşmazlığa düştükleri noktaları yetkili bakana iletmelerine rağmen, geçen Kasım ayında düzenlenen toplantıdan sonra herhangi bir gelişme yaşanmadığını anımsattı.
Hükümet planını gizliyor, EDEYA önlemlerini alıyor
Diyalog ve bilgi eksikliğinden bahseden Dimitris Karastavrou, tepkileri önlemek adına hükümetin hazır olan 60 sayfalık yasa tasarısını gizlediğini bildirdi.
Bu süreçte EDEYA olarak boş durmadıklarını sözlerine ekleyen sn. Karastavrou, Bakanlığın gündeme getirdiği konulara hem teknik hem de hukuki düzeyde yanıy verecek kurum yetkilikeri ve akademisyenlerden oluşan bir bilimsel ekip oluşturulduğunu açıkladı.
“Siyasi kibire ancak yerel toplumun desteğiyle karşılık verilir”
“Biz, her yönde, her şekilde harekete geçmeye hazırız. Sorun şu ki, şu anda tepkimizi koyabilmemiz için karşımızda resmi bir argüman yok” değerlendirmesinde bulunan sn. Karastavrou, “Siyasi kibire ancak yerel toplumun desteğiyle karşılık verilir” yorumunu yaptı.
Dimitris Karastavrou açıklamalarına şöyle devam etti: “Şu anda kendimizi teknik ve hukuki argümanlarla silahlandırıyoruz. Ancak, halk tepkisini ortaya koymazsa, hepimiz için temel hedef olması gereken şeyi, yani su temini hizmetinden kimsenin mahrum kalmamasını, elde etmemiz zor. Su vatandaşın malıdır ve çıkar mevzusu olamaz.”
Yeni ESPA kaynaklarının büyük şirketlere aktarılması amaçlanıyor
“Su-kanalizasyon projelerinin küçük olmaması, Yunanistan çapında belirli 4-5 yüklenicinin üstlenebileceği büyüklükte olması ve bu projelerden elde edilecek gelirlerden yerel toplumların yararlanmaması yönünde bir hedef var” diyen Dimitris Karastavrou, bir örnekle sözlerine devam etti: “Mesela, DEYAK’ın şu anda 4-5 milyonluk bir bütçesi var, bu yerel topluma aktarılıyor. Bir Eyalet DEYA’sı olduğunu düşünün. Tedarikçiler yerel mi olacak? Hangi yerel girişimci ihale alabilecek? Projelerin ihalesinde veya inşaatındaki şartnameler yerel girişimcileri dışlayacak nitelikte olacak. Hedef de zaten bu. Şu anda yeni ESPA adı verilen, bu kapsamda örneğin 1 milyar euroluk kanalizasyon ve 800 milyon euroluk su temini projeleri için finansman programlarından söz edilmekte. Bunlar, sadece belirli şirketlere yönelik. Suyun fiyatını, vatandaşa hizmeti ise kimse umursamaz olacak.”
Gümülcine Belediyesi Teknik İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı, geçmişte Danıştay’ın ilgili mevzuatları yürürlükten kaldıran kararlarında olduğu gibi, sonunda hükümetin mahkeme kararına kulak verme zorunda kalacağı görüşünü dile getirdi. Ancak sn. Karastavrou’ya göre, “Bu durum, toplumda öyle bir kargaşa yaratacak ki, bunca zamandır yaşadıklarımız bizlere bu konulara kafa yorma ve zaman ayırma lüksü sunmayacak.”
“Gerçek sorunlarla ilgilenelim ve zamana karşı koyan kurum ve yapılarla uğraşmayı bırakalım” diyen sn. Karastavrou, yerel toplumların yanı sıra hükümet parlamenterlerine de bu konuya duyarsız kalmamaları çağrısında bulundu.
Dimitris Karastavrou, hükümetin esas niyetini açık ve net şekilde belirtmesi gerektiğini söyleyerek, ayrıca Mart ayında Hanya şehrinde yapılacak EDEYA genel kurulunda belirlenecek yeni yönetimin gerekli tecrübeye ve durumun üstesinden gelebilecek kapasiteye sahip olması gerektiğinin altını çizdi.
Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.
