Gümülcine pamuğu teknoloji ve sürdürülebilirliğin en ileri noktasında

Gazeteciler ve giyim firmaları temsilcilerine, pamuğun tarladan giysiye kadar uzanan yolculuğu tanıtıldı

BASF (Badische Anilin und Soda Fabrik), Trakya Çırçır Fabrikası (Ekkokkistiria Thrakis) ve Trakya İplik Fabrikası’nın (Klostiria Thrakis) ortaklaşa düzenledikleri etkinlikte, Gümülcine pamuğunun tarladaki tohumdan giysiye kadar uzanan yolculuğu gazeteciler ve dünyanın farklı ülkerinden gelen giyim firmaları temsilcilerine tanıtıldı.

Düzenlenen etkinlik, birkaç yıldır Trakya Çırçır Fabrikası ve BASF tarafından yürütülen “Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları (CSF) ile FiberMax Sertifikasyonu” programı ile başlayan pamuğun katma değerini artırma projesinin bir sonraki adımı olarak nitelendiriliyor.

Pamuk ürününün yaygınlaşması ve tanınmaya başlamasıyla, Gümülcine’de başlayarak Selanik’te tamamlanan, baştan sona Kuzey Yunanistan’da gerçekleşen üretim ile, doğrudan yurt dışındaki firmalara yönelik hazır giyim üretimi amaçlanıyor.

Βu giysilerin sürdürülebilirliği ve izlenebilirliği açısından, tohumdan dikime kadar, nihai ürünün geçtiği tüm aşamalar hakkında tüketicinin bilgilendirilmesini sağlayan blockchain teknolojisi kullanılıyor.

Uygulanan teknoloji ve tedarik zincirini tanıtmak amaçlı, ilgili firmalar tarafından Gümülcine dışında bir pamuk tarlasında üretilen kıyafetlerin sergilendiği bir defile düzenlendi.

Gümülcine pamuğu pilot uygulamaya dahil edildi

Trakya Çırçır A.Ş. Başkan Yardımcısı Emmanouela Kouroudi, bunun sadece Avrupa ve Yunan pamuğunun tanıtıldığı bir etkinlik olmadığını, özellikle Gümülcine pamuğunun öne sürüldüğü bir organizasyon olduğunu belirtti: “Gümülcine’de 5 pamuk üreticisi ile başlayan bu yolculuk, Trakya Çırçır ve Trakya İplik fabrikalarının da bir halkası olduğu zinciri takip ederek, Selanik’e ulaşıyor ve giysi üretimi ile noktalanıyor”. 

Bu zincire, BASF ve CSF programı gözetiminde, 2015 yılında uygulanmaya başlatılan blockchain teknolojisi de ekleniyor. Böylece, bir ağ oluşturularak, bilgi ve veri paylaşımı yapılıyor. Blockchain teknolojisin verilere müdahele edilmesini engellemesi sayesinde, son derece güvenilir ve şeffaf bir bilgilendirme ağı kuruluyor.

Τarladaki tohumdan nihai ürüne kadar oluşturulan bu zincirde, her aşamada tüm bilgiler, kalite özellikleri, hatta fotoğraflar kaydedilerek, tüketicilere sunuluyor. “Çok yenilikçi, sadece Yunanistan’da değil, bugüne dek giyim üretiminde hiç görülmemiş bir uygulamadan bahsediyoruz” vurgusunu yapan sn. Kouroudi, bu yüzden de BASF temsilcileri, gazeteciler, Avrupa ve Amerika’dan modacıları davet ettiklerini söyledi.

Piyasa, sürdürülebilirlik ve izlenebilirlik talep ediyor

Sn. Kouroudi, giyim piyasasının, sürdürülebilirliğin yanı sıra, izlenebilirlik te talep ettiğini belirtti. Bu uygulamanın bu ihtiyaca cevap verdiğini kaydederek, 250 kilometrelik bir mesafe içinde üretim yapacak firmaları çekmeyi hedeflediklerini, böylece çevre kirliliğinin azalmasına da katkıda bulunmayı umduklarını dile getirdi. 

Bu sayede, tüm dünya pazarında Yunan pamuğuna kapıların açılacağını da ileri süren sn. Kouroudi, kalitesi yüksek pamuk satışı ile CSF programına dahil olan üreticilerin de kazançlarının artacağını sözlerine ekledi.

Blockchain teknolojisi gayet basit

Etkinliğe, hem pamuk sertifikasyonu hem de blockchain teknolojisi ile ilgilenen BASF yöneticileri de katıldı.

BASF yöneticilerinden Abhijeet Sharma, pamuğun sürdürülebilir şekilde üretilmesi için çiftçilerin sadece belirli müdahaleler yapmaları gerektiğini, zaman ve yer kaydı yapılmaması durumunda katma değerin artmadığını izah etti.  

Blockchain teknolojisi ile üreticiden üretimin son aşamasına kadar tüm detaylar kaydediliyor. Örnek olarak, aynι markanın iki aynı ürününü karşılaştırırken birinin sürdürülebilir üretim ile imal edildiğini görürsek, neden maliyetinin daha yüksek olduğunu anlayabiliriz. 

Çiftçilerin ne yapmaları gerektiğini anlamaları için 15 dakikadan fazla bir süreye ihtiyaç duymayacaklarını belirten BASF yöneticisi, zamanla daha da az bir sürede işlemleri gerçekleştirebileceklerini ilave ederek, sosyal medyada bir paylaşım yapmak için ihtiyaç duyulan süre ile kıyasladı.

BASF Hellas en başından beri destekledi

Son olarak, büyük mahsuller üretiminden sorumlu BASF Hellas yöneticisi Sofia Zioga, BASF grubunun projeyi CSF programı ile başlattığını, daha sonra blockchain teknolojisini de dahil ederek daha da geliştirdiğini açıkladı. Yunanistan için son derece çağdaş bir uygulamadan bahsettiklerini, pamuk üretiminin her aşamasında izlenebilirlik imkanının sağlandığını da ifade etti.  

Henüz pilot aşamada olan uygulamanın, ileride daha da yaygınlaşması hedefleniyor.

google-news Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.