Gümülcine Belediyesi, bağımlılıkla mücadele kurumlarının iptal edilmesine “hayır” dedi

Tüm kurumların tek bir çatı altına toplanmasına yönelik hazırlanan yasa taslağına Belediye Meclis Üyeleri oybirliğiyle karşı çıktı

Hükümetin bağımlılıkla mücadele kurumlarının iptal edilmesi ve tüm kurumların tek bir çatı altına toplanmasına yönelik hazırladığı yasa taslağına karşı Bağımlılık Merkezleri üst kurulu DİKEPRE tarafından yayımlanan bildiriye Gümülcine Belediye Meclisi’nden destek geldi.

Söz konusu bildiri, Orfeas Bağımlılıkla Mücadele Merkezi Başkanı Sibel Mustafaoğlu tarafından 20 Aralık Çarşamba günü yapılan Belediye Meclis Toplantısı’nda oylamaya sunulurken, “beyaz” oy kullanan Halk Topluğu dışında tüm liste üyelerince onaylandı.

Çeşitli alanlardaki bağımlılıkların ciddi bir artış gösterdiği bir dönemde, hükümetin hazırlığına devam ettiği bir yasa taslağı ile bu alanda yıllardır mücadele veren kurumları iptal etmeyi planladığını belirten sn. Mustafaoğlu, ülke genelinde 27 yılı aşkın bir süredir hizmet veren toplam 75 bağımlılıkla mücadele ve önlem alma merkezinin toplum içinde ciddi bir yere sahip, kabul görmüş ve sonuç getirmiş kurumlar olduğunu vurgulayarak, bu başarıları Avrupa Uyuşturucu izleme kurumu tarafından onaylandığını hatırlattı.

İşte DİKEPRE’nin ve Gümülcine Belediye Meclisi’nin oybirliğiyle onayladığı bildirinin tamamı:

“Ülkemizde 27 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren 75 Bağımlılığı Önleme ve Psikososyal Sağlığı Geliştirme Merkezi, madde ve genel anlamda bağımlılıklara karşı birincil önleme alanında en etkili yapılar arasında yer almaktadır. Bu kurumlar, Avrupa Uyuşturucu İzleme Merkezi tarafından takdir edilen önemli işler başarmış ve yerel topluluklarda yer edinmişlerdir. Çocuklara, gençlere, eğitmenlere, ebeveynlere, rahiplere, güvenlik güçlerine ve genel nüfusa yönelik programlardan ve müdahalelerden toplamda yüz binlerce vatandaş yararlanmıştır. Yalnızca 2017 yılında 290.000 kişinin yararlandığını ve bunların çoğunlukta ilk ve orta öğretim öğrencileri olduğunu göz önünde bulundurmamız yeterlidir.

Ayrıca, Kalamaria Önlem Alma Merkezi “ELPİDA” ve Larisa “ORFEAS” Bağımlılıkla Mücadele Merkezi “Yaşam Laboratuvarı” gibi bağımlılıkla mücadele eden merkezler, öncü-yenilikçi programlar alanında Avrupa Konseyi tarafından Avrupa Pompidou Önleme Ödülü gibi önemli ödüllere layık görülmüşlerdir.

Bu kurumlar sayesinde, sanattan (görsel sanatlar, tiyatro, dans, müzik, fotoğrafçılık vb.) deneyimsel aktivite ve etkileşim yoluyla binlerce çocuk yaşamın özünü keşfetme ve bağımlılıklardan uzaklaşma fırsatı bulmaktadır. Önlem alma merkezlerinin mevcut örgütlenme ve yönetim şekli, sosyal politikanın uygulanması ve psikososyal sağlığın geliştirilmesine yönelik eylemlerin hazırlanması için standart bir model teşkil etmektedir. Sivil toplumlar, tüm aktif siyasi, bilimsel ve toplumsal kurumların eşit katılımıyla toplumun ihtiyaç ve taleplerine doğrudan yanıt verilmesini sağlamaktadırlar.

Uluslararası kuruluşların da belirttiği üzere, bağımlılıkların önlenmesinde yerel toplulukların rolü oldukça önemlidir. Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi, gerçekleştirdiği bir anketin ardından şöyle bildiriyor: “Bir bölgenin sakinleri, yerel öncelikleri teşhis etme ve çözümleri destekleme konusunda daha iyi bir konuma sahiptir. Ancak, aynı zamanda bağımlık programlarına katılanlar, tanımadıkları kişilerden gelen mesajlardan ziyade, yakın çevrelerindeki insanlara karşı daha duyarlıdırlar.”

Çeşitli alanlardaki bağımlılıkların ciddi bir artış gösterdiği bir dönemde hükümet, istişareye sunacağı bir kanun taslağı ile halen bağımlılık yapan madde kullanan kişiler ve ailelerine hizmet veren KETHEA, OKANA, 75 Önleme Merkezi ve 18 ANO’yu iptal etme girişiminde bulunmaktadır.

Sızan bilgilere göre söz konusu kanun tasarısı ile:

-Hem ruh sağlığı hizmetlerini hem de bağımlılıkların önlenmesi ve tedavisini içeren, tamamen hükümet tarafından kontrol edilen merkezi bir organizasyon oluşturulması,

-NPDD’ye ait yapıların Ulusal Sağlık Sistemi hastanelerine ve NPİD’lere dönüştürülmesi, özel sektöre teşvik sağlanmasına yönelik sunulan hizmetlerin kamusal ve ücretsiz niteliğinin iptal edilmesi,

-4139/13 sayılı Kanunun 60’ıncı maddesi ve 3459/2006 sayılı Kanunun 61’inci maddesi hükümlerini yürürlükten kaldırarak, önleme merkezlerinin uyuşturucuya karşı Ulusal Eylem Planı kapsamındaki programların dışında bırakılması planlanlanmaktadır.

Ayrıca, bu kuruluşlara Sağlık ve İçişleri Bakanlıkları tarafından sağlanan finasmanın 2027’den itibaren sona ermesi öngörülürken, bu bağımlılıkla mücadele ve önlem merkezlerinde görev yapan yaklaşık 300 çalışanın işsiz kalacağı anlamı gelmektedir.

Önlem alma merkezlerinin faaliyete başlamasının üzerinden 27 yıl geçmişken, her şeyin hızla değiştiği bir çağda, birincil önleme alanındaki hükümet politikalarının dışa dönük işleyişinde ve eylemlerinde modernleşme koşulları yaratması gerekmektedir. Yalnızca yenilikçi uygulamalarla sınırlı kalınmamalı, aynı zamanda yerel toplumların etkin şekilde faydasını göreceği müdahaleler yapılmalıdır. Görünürde “Psikiyatri Reformu” başlığını taşıyan Kanun Tasarısı felsefe olarak “kâr-maliyet” mantığının dışına çıkmalı ve sağlık alanındaki tüm kamu yapılarının özelleştirilmesi yerine belirtilen hususlara odaklanmalıdır.”

google-news Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.