Dört sokak, onlarca yıl

Bir astım hastası misali,
Nefes nefese çıkıyorum merdivenleri.
İçimdeki duvarlar öyle kalın ki..
Küflü bir mapushaneyi anımsatıyor bana.
Soludukça ben,
Küf kokusu sarıyor şehrin en ücra köşelerini.
Çürüyorum..
Kahpe gözlerinin açtığı yaralar öyle derin ki..
Akan kanı dindirmeye yetmiyor
Parmak ucumda tutuğum pamuk.
Sen uzaksın,
Benimse ellerim doğuştan kısa.
Karlı bir kış günü,
Sobası yakılmayı unutulmuş bir ev gibisin sen.
Bu yüzden hep soğuksun belki de.
Ben bu gece,
Gözlerinin durmaksızın daldığı
O caddeler kadar çok çiğnendim.
Adımlarım kaybolana kadar
Ardımdan bakanım da hiç olmadı benim.
Bu yüzdendir belki de,
Kim yaklaşsa yanıma,
Sol yanımdan gelen kor kokusunu aldı ilk.
Bir gençlik yitirdim uğruna..
Sence de ağlamak mı düşmeliydi payıma?
Zaman fazla ağır gelir dört duvar ardına,
Bilirim..
İçim çiçeklerle doluydu bir zamanlar benim.
Sonra,
Gelmediğin her gün adına birini kurban ettim.
Bakma yaralı duruşuma,
Söylediğin söz hala hatırımda:
“Dört sokak, onlarca yıl var bizim aramızda”.
 

google-news Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.