Dedeağaç ta hayvanlardaki cilt hastalığı için bilgilendirme toplantısı düzenlendi

Cuma sabahı, Tarım Gelişimi, Çevre ve Enerji Bakanlığının, hayvan sağlığı müdürlüğü, Doğu Makedonya Trakya Eyaleti Başkanlığı işbirliği ile  etrafımızda, özelliklede komşumuz Türkiye de gelişmekte olan, hayavanlardaki cilt hastalığı hakkında, bilgilendirmek amaçlı bir eğitim semineri düzenlediler, seminerin konusu “veterinerlik hizmetlerinin, sığırlardaki dermatiti önlemek için, koordinasyonu ve hazırlığı” idi.

 

Tüm yurttan ve yurtdışından uzman bilim adamları, toplantıda bulunanları hastalıkla ilgili bilgilendirmek adına oradaydı.Veterinerlik Hizmetlerinin, yasal çerçevesi ve hazırlığı için  sn. Dimitrios Dilaveris, Bakanlığın hayvan sağlıkları müdürlüğünden sn. Eleni Hondrokouki konunun önlemi, yönetimi ve numune gönderimini ele aldı ve ΔΑΟΚ un Orestiada veterineri, sn. Sotiris Bairamakis, toplantıdakileri Türkiyede gerçekleşen konuyla ilgili Work Shop hakkında bilgilendirdi.

 

Doğu Makedonya Trakya Eyaleti Başkanı sn. Giorgos Pavlidis te toplantıdaydı, kısa konuşmasında, bütün eyaletin hayvan hastalıklarından korunma ihtiyacı olduğunu ve bölgenin AB tarafından, gelecekte ortaya çıkabilecek olaylar açısından desteklenmesi gerektiğini çünkü bölgemizin Türkiye gibi problem yaşayan ülkelerle sınır kapısı olduğunu belirtti.

 

Sığırlardaki dermatit hastalığının tarihçesinden, kliniksel belirtilerinden ve tedbir yöntemlerinden sn. Eeva Tuppurainen bahsetti, bu hastalığı 2002 yılından beri araştıran ve bu hastalıkta uzman olan sn. Tuppurainen, bu hastalığın artık yaygın olduğunu ve Orta Doğu dan Türkiye ye ilerlediğini belirtti. Bu hastalığı taşıyan hayvanların infazının sonuç getirmediğini aşılama metodunun daha çok önerildiğini söyledi. 

 

Nadav Galon “Sahip olmak için iki bin euro vermen gereken bir hayvanı iki dolara kurtarabilmen daha makul”

 

İsrail in Veterinerlik Hizmetlerinin Genel Müdürü olan sn. Nadav Galon, küçükbaş hayvanların cilt hastalıkları konusundaki bilgilerini aktardı, 2012 de bu hastalığın İsrailde şiddetlendiğini bununda muhtemelen Kuzey ülke sınırları olan Suriye ve Lübnandan geldiğini açıkladı. Anlattığı üzere, İsrail yetkililerinin buna hazırlıklı olmadığından dolayı ilk vakaları önlemek çok zaman almış, bunları ya infaz etmişler yada aşılamışlar. “bunu atlatmamız yaklaşık olarak bir yılımızı aldı, 2013 ün yazından beri aşı sayesinde yeni bir vaka ortaya çıkmadı” diye açıkladı, aşılamanın gerektiği sürece devam etmesi gerektiğini, çünkü hala komşu ülkelerde hastalığın mevcut olduğunu ve bunun epidemyolojik nedeninin belli olmadığını söyledi.

 

Sn. Galon un açıklmasına göre, her inek için aşı maaliyeti iki dolar civarında. İsrail de aşıları özel veterinerler piyasada mevcut olan aşıları kullanarak gerçekleştirmişler.

 

“Bu zorunlu bir aşı” , bunu hem İsrail in Veterinerlik Hizmetlerinin hemde özel veterinerlerin uyguladığını belirtti ve hayvan kaybının maaliyetinin çok pahalı olduğunun altını çizdi. “İneklerimiz çok değerli ve her birinin fiyatı iki ila iki buçuk bin euro civarında, danaların fiyatı ise bin euro” konuşmasının devamında vurgulayarak şunları söyledi “sahip olmak için iki bin euro vermen gereken bir hayvanı iki dolara kurtarabilmen daha makul”.

 

Vakaları önlemek adına olan soruya sn. Galon, eğer ilk vakalar erken teşhis edilirse hayvanın infazıyla kliniksel belirtilerinde ve diğer hayvanlara bulaşma tehlikesininde ortadan kalkacağını belirtti. Fakat eğer hastalık sınırlara yakın bölgelerde ortaya çıkarsa o zaman hastalık tekrarlayabilir ve bu demektirki infazla hastalık önlenemez. İsrail deki uygulamada aşı yönteminin infaza nazaran daha iyi sonuç verdiğini de belirtti. 

Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.