Çiftçiler ve hayvan besicilerinden, birincil sektörün düpedüz yok edilmesine veto
Yunanistan genelinde çiftçi ve hayvan besicilerini üçüncü memorandumla birlikte sektöre gelen değişiklikler ve bu konuda 16 Eylül’de gerçekleştirecekleri eylem hakkında bilgilendirme kapsamında, Yunanistan Çiftçiler ve Hayvan Besicileri Koordinasyon Komitesi temsilcileri, Çarşamba akşamı, Komotini’deki meslektaşlarıyla bir araya geldiler.
Komotini Belediyesi ve Maronya-Sapes Belediyesi’ne bağlı çiftçiler, Komotini şehir meydanında bulunan, yeni kurulmuş Komotini Çiftçiler Derneği’nin geçici bürosunda, Yunanistan Çiftçiler ve Hayvan Besicileri Koordinasyon Komitesi genel sekreteri sn. Yannis Panagis ve lideri sn. Hristos Gontias’ın sektördeki gelişmeler ve sorunlar ve Yunanistan genelinde üretim hakkı için ortak bir cephe kurulması hakkındaki söylediklerini dikkatle dinlediler.
Nikos Kiriazis, Komotini Belediyesi Çiftçiler Derneği Başkanı «Üçüncü memorandumun tarım sektörü için öngördükleri, gelecek yıl üçe katlanacak, bu yüzden küçük bir devrim yapmamız lazım»
Ev sahibi pozisyonundaki Komotini Belediyesi Çiftçiler Derneği Başkanı sn. Nikos Kiriazis, Rodop ili çiftçileri ve hayvan besicilerinin devam etmekte olan bu girişimi destekleyeceklerini bildirdi. Kendileri, “Genç insanların birincil sektöre katılımı, günümüzde tek çözüm” diyerek, Rodop ilinde en geçerli mesleğin çiftçilik olduğunu söyledi ve Doğu Makedonya – Trakya’daki tüm meslektaşlarına, sektörün ortadan kaldırılmaması için gerçekleşecek eylemlere katılma çağrısında bulundu. Sn. Kiriazis, üçüncü memorandumun çiftçiler sektörü için öngördüğü yaptırımların gelecek yıl üç katına çıkacağını vurgulayarak, “Tüm meslektaşlar birlikte küçük bir devrim yapmalıyız, kalkıp yollara çıkalım ve bu eylemleri destekleyelim” dedi.
Hristos Gondias «Sandığa traktörümüz, biçerdöverimiz ve başka neyimiz varsa onunla gideceğiz, çünkü aksi halde sektör olarak yok olmaya mahkûmuz»
Yunanistan Çiftçiler ve Hayvan Besicileri Koordinasyon Komitesi lideri sn. Hristos Gondias, yeni memorandumun birincil sektörde öngördüğü uygulamalarla ilgili, “çiftçilik ve hayvan besiciliği sektörünün mezar taşı” dedi; “seçimden çıkacak iktidarın tek parti iktidarı mı, çok parti koalisyonu mu olacağından bağımsız olarak, bizler, sektörümüz üzerine gelen kasırgadan kurtulmaya bakıyoruz” diye ekledi. “Bizler uzun yıllardır üretim hakkı, bir anlamda yaşam hakkı istiyoruz” diyen sn. Gondias, “şu anda bir iktidar yok ve birçok kişi tüm bu söylediklerimizi kime söylediğimizi merak ediyor. Bunları tüm politik sisteme söylüyoruz, ki o sistem şu anda bizim karşımızda. Bizim kuracağımız barikatlara geldiklerinde ne diyeceklerini merak ediyoruz, bu durumla nasıl başa çıkacaklarını. Bizler, sandığa traktörlerimizle, biçerdöverlerimizle ve herkesin başka neyi varsa onlarla gideceğiz. Bunu yapmazsak yok olmaya mahkûmuz. Kurulacak hükümetin, bize söyleyeceği en basit bahane, üçüncü memorandumun oylandığı. Bizler bu yüzden oylanmadan, hükümet kurulmadan eyleme çıkıyoruz” diye ekledi.
Sn. Gondias’ın vurguladığı gibi, çiftçiler ve hayvan besicilerinin ortak cephe girişimi, “Aynı kaygı, aynı endişe, aynı mantık ve aynı fikirleri paylaşan üretim insanlarınca”, bundan yedi yıl önce başladı. “Çiftçileri, ihtiyaçları birleştiriyor” dedi, bugün bu ihtiyacın her zamankinden büyük olduğunun altını çizerek. “Şu anda 24 ille işbirliği yapıyoruz. Hep birlikte hareket edip, sokaklara çıkacağız; gümrüklere ve limanlara aynı günde, aynı saatte; hakkımızı istemek için” diyek noktaladı sözlerini.
Yannis Panagis «Yunan ekonomisinin iki lokomotifinden birini hem söndürmek isteyip, diğer yandan üretimin yeniden düzenlenmesinden konuşamazsınız»
“Şu anki çaba, ilk defa gerçekleşiyor çünkü herkesi kapsıyor ve bize düşen doğal olanı yapmak, yıllardır talep ettiğimizi, yani üretim hakkını talep etmek” dedi, Yunanistan Çiftçiler ve Hayvan Besicileri Koordinasyon Komitesi Sekreteri sn. Yannis Panagis, bu bilgilendirme “kampanya”sının tüm Yunanistan’da gerçekleştiğini bildirerek ve amaçlarını “Koşulları oluşturup, 16 Eylül’de sokaktan sandığa çiftçilerin sorunlarını göstermek” olarak açıklayarak.
“Hepimizin problemleri aynı ve hepimiz toprak kokuyoruz. Bizler, hükümette kim olursa olsun sokakta olan ve asla maske takmayanlarız” diyor ve ekliyor “partimiz ve bayrağımız işimiz ve evimizdir. Oradan başlıyoruz. Her şeyden önce ülkenin iyiliğiyle ilgilenen her hükümet ve politik sistemin yanındayız. Ancak, bir kez daha görülüyor ki, bu ülkenin iyiliğiyle ilgilenmeyen kişiler sadece liderler ve lider seçilenler. Bugünkü etkinliğin amacı, gelmesi beklenen ve gerekli tepki koyulursa gelmeyeceğine inanmak istediğimize, bilinçli olarak, farklı bir boyut getirmek”.
«Bizim “cephemiz” şu anda mevcut olan tüm siyasi arenadır»
Sn. Panagis, “Çağdaş ekonomik ve politik rejimler, seni ne kadar yoksullaştırırsa, mücadele ve taleplerini de o kadar güçsüz kılma mantığıyla çalışıyor” iddiasında, ki bunun tarım sektörüne de –ve sadece ona değil– yansıdığını söylüyor. Bu yenilgi psikolojisinin karşısında ise, “Biz buradayız, üretim hakkını yaşama hakkına kimse dönüştüremez demek için” diyor. “Yunan ekonomisinin iki lokomotifinden birini hem söndürmek isteyip, diğer yandan üretimin yeniden düzenlenmesinden dem vuramazsınız. Bir vakitler gerçek anlamda örgütlü şekilde tarım petrolü için sokağa çıkarken, şu anda birileri gelip seni yok etmeye, kendi mülkünde köleleştirmeye, tamamen yoksullaştırmaya ve bunca yıl sonra kalan -gelişmemiş dahi olsa- üretim temellerini tamamen dağıtmaya çalışamaz” diyor ve bunun değişmesi için birlikteliğin ve tetikte olmanın lazım geldiğini vurguluyor.
“Bizim ‘cephe’miz şu anda mevcut olan tüm politik arenadır” diyor, “gerek hükümetler, gerekse kreditörler birincil sektöre savaş açmış durumdalar” vugusu yaparak ve meslektaşlarına örgütleme çağrısında bulunuyor ve ekliyor “Boşuna mücadele, verilmemiş mücadeledir; verilen mücadele her zaman bir kazanım getirir”.
Ακολουθήστε το paratiritis-news.gr στο Google News και μάθετε πρώτοι όλες τις ειδήσεις.
